Kriz ve Yaratıcılık

15/12/2022 - 18/12/2022

Tarih:

15-18 Aralık 2022 (Köy'e geliş 14 Aralık, Köy'den ayrılış 18 Aralık)

Genel Bilgi:

İçeriğin ayrıntıları katılımcıların ilgi alanına göre değişim gösterebilir. Akademik etkinlikler günde 2-5 saat sürecektir. Rahat ve huzurlu bir ortamda konuşarak, tartışarak, sorgulayarak derin konulara dalmak niyetindeyiz.

Amaç:

Yetişkinler için tasarlanan bu etkinlikte amacımız farklı konular arasındaki ilişkiyi irdelemek ve tartışmak olacak.

Hedef Kitle:

18 yaş üstü katılımcılar.

Ücret:

Tek kişilik oda konaklaması: 4500 TL. Çift kişilik ve 1+1 oda konaklaması (iki kişi için): 7200 TL. Ödemeye konaklama, yemek, temel ihtiyaçlar ve eğitim dahildir.

Kontenjan:

20 kişi

İletişim Kişisi:

Çiğdem Şahin - cigdemsahin@nesinkoyleri.org

Başvuru:

Belli aralıklarla başvurular değerlendirilir ve sonuçlar e-postayla iletilir.

Başvuru formu

Program:

Saat 15.Ara 16.Ara 17.Ara
08:00-09:30 Kahvaltı Kahvaltı Kahvaltı
10:00-11:30 Haluk Oral Haluk Oral Haluk Oral
12:00-13:00 Öğle yemeği Öğle yemeği Öğle yemeği
14:00-15:30 Ferhat Kentel Ferhat Kentel Selahattin Özpalabıyıklar
15:30-16:00 Çay ve kek saati Çay ve kek saati Çay ve kek saati
16:00-17:30 Ferhat Kentel Bülent Gözkan Selahattin Özpalabıyıklar
17:30-19:00 Bülent Gözkan Selahattin Özpalabıyıklar Bülent Gözkan

 

Bülent Gözkân
Ders 1: Bir Bilim Tarihi Okuması
İçerik: Ortadoğu ve Ege’yi merkeze alarak bilme faaliyeti ve iddiasının iki kanalından söz edebiliyoruz. Biri Musevilik, Hıristiyanlık, İslâmiyet ve bu dinlerin kutsal metinleri üzerinden gelen mutlak hakikat iddiası ki, referansı Tanrı ve onun yeryüzündeki temsilcisi olduğuna inanılan kişilerin sözleridir. Diğer kanal, İyonya’da ve Yunan anakarasında ortaya çıkan ve felsefe adı verilen bilme faaliyetidir.
Bu konuşma, bu iki bilme iddiasının birbirlerinin karşısındaki konumlarını ve ilişkilerini de konu etmekle birlikte esas olarak felsefe ve bilimin Aydınlanma Çağına kadar olan serüvenini ele almaktadır.
Ders 2 ve 3: Kant, Aydınlanma, Ahlâk I ve II
İçerik: Kant’ın yaşadığı dönem (1724-1804), Batı dünyasında yaşanan çok önemli değişikliklerin meydana geldiği dönemdir aynı zamanda; ve bugün yaşamakta olduğumuz dünyanın temelleri büyük ölçüde o dönemde atılmıştır. O temellerin felsefi tarafında da Kant’ın çok önemli bir yeri vardır. Kant’ın Saf Aklın Eleştirisi kitabı tüm zamanların en önemli felsefi metinlerinden biri olarak, kendisinden önce gelen bütün bir felsefe anlayışını dönüştürmekle kalmamış, kendisinden sonraki felsefe anlayışının da sürekli referans noktası olmayı sürdürmüştür. Kant’ın ahlâk felsefesi de, Saf Aklın Eleştirisi’ndeki bu temel üzerinde, dinden, teolojiden, törelerden, örf ve adetlerden tümüyle bağımsız bir ahlâk kurabilmenin olanağının araştırılmasıdır. Bu konuşmalarda Kant’ın felsefe tarihi içindeki konumuna ve onun Aydınlanma Hareketi ile olan bağlantısına temas edilecek; ayrıca Kant’ın kısa ancak çok önemli bir makalesi olan “Aydınlanma Nedir?” yazısı ele alınacaktır. Bu yazıdaki temel mesele “artık bir makineden fazlası olan insana yararlılık temelinde yaklaşma düşüncesi, insan onuruna uygun bir davranışa” dönüşürken , özgürlüğün hem kamu düzenini muhafaza edecek şekilde hem de daha iyi bir hayatı mümkün kılacak hukukî ve siyasî düzenlemelere imkân verilmesini sağlayacak şekilde kullanılmasının nasıl mümkün olabileceği meselesidir. Başka bir deyişle mesele, ahlâk ile siyasetin uyumunun tesis edilebilmesini sağlayacak ilkeyi tespit etme meselesidir.

Ferhat Kentel
Düzenin ve kimliklerin krizi – yeniden toplumsal hareketler
Bu ders iki bölümden oluşacaktır. Ancak her iki dersin altyapısını “duygu sosyolojisi”nin kavramları oluşturacaktır. Duygusal sermaye, duygusal hizalanma, etkileşim ritüelleri, duygusal tahakküm, duygusal kontrol, duygusal rekabet, kolektif coşku gibi kavramların yanı sıra arzu, korku, travma, güven, güvensizlik, öfke, aşağıla(n)ma, hınç ve intikam gibi duyguların siyasal ve toplumsal kimlik oluşumunda, düzeni savunmada, yeni arayış ve ifade yollarında nasıl rol oynadığı anlaşılmaya çalışılacaktır.
Birinci ders: Toplumların dönüşümü; seküler ve dinsel iç içelik (2 veya 3 saat)
Bu derste geçmişten bugüne çöken ve yeniden kurulan toplumların sınıfsal ve kültürel değişim dinamikleri birlikte incelenecek; duygu sosyolojisinin çerçevesinden, maddi hayat ile duygular dünyası arasındaki etkileşim ele alınacaktır.
Düşünmeye yardımcı olabilecek okumalar:
Talal Asad, Sekülerliğin Biçimleri. Hıristiyanlık, İslamiyet ve Modernlik, Metis, 2007.
P. Thompson, İngiliz İşçi Sınıfının Oluşumu, İletişim, 2015.
İkinci ders: Dünyanın krizi ve alternatif toplumsal arayışlar (2 veya 3 saat)
Bu derste içinde yaşadığımız küreselleşmiş modern dünyada ve Türkiye’de modern ulus-devletin krizine bağlı olarak ortaya çıkan yeni diller incelenecektir. Bunlardan popülist-milliyetçi söylem ve ideolojilerin yanı sıra kriz eşliğinde artık temsil edemeyen modern kurumlar yerine sivil toplum içinde sosyal hayatın tüm veçhelerine yayılan arayışlar konu edilecektir.
Düşünmeye yardımcı olabilecek okumalar:
Michel de Certeau, “Giriş”, “Kentte yürümek”, Gündelik hayatın keşfi, Dost yay., İstanbul, 2008.
Emilio Gentile, “Siyasetin Kutsallaştırılması”, Constantin Iordachi (Der.), Karşılaştırmalı Faşizm Çalışmaları (içinde), İletişim yay., 2019.
Barbara H. Rosenwein, Riccardo Cristiani, Duygular Tarihi Nedir ? Islık yay., 2019.

Haluk Oral
Matematik Sohbetleri
Bu derste günlük hayatta kullandığımız bazı kavramlara matematiğin penceresinden bakmaya çalışacağız.
Kolay olduğunu düşündüğümüz her şey gerçekten kolay mıdır? Zor nedir?
İnsanlığı yıllardır meşgul eden önermeler, her önerme ispat edilebilir mi?
Her sonsuz aynı mıdır? Daha büyük ve daha küçük sonsuzlardan bahsedebilir miyiz?
İmkânsız görünen problemleri düşünce tarzınızı değiştirerek çözmek mümkün mü?

Selahattin Özpalabıyıklar
Rızkını Riskten Çıkarmak: Edebiyatta Kriz ve Yaratıcılık
Çincede “kriz”in “fırsat” anlamına geldiği iddiası bir palavra, şehir efsanesi. Ama Batı dillerinden Türkçeye de geçmiş olan “risk” ve “riziko” sözcüklerinin kökeninin Arapça “rızk” olması kuvvetli bir ihtimal. Bu da bize bir şeyler anlatmalı. Mesela bu etimolojik yolculuğu tersine çevirip rızkımızı riskten çıkarabileceğimizi… Biraz yaratıcılık isteyen bir doğru stratejiyle zaafın kuvvet haline getirilebileceğini, örneğin bir kitap tanıtım yazısının krizden yaratıcılığa uzanan hikâyesini… Writer’s block yani “yazar ketlenmesi”nden çıkış yollarını… Edebiyatta yerel ya da evrensel ekol ve akımların genellikle bir kriz sonucunda çıkışını: Garip’i, gerçeküstücülüğü, kübizmi… Başarılı ve başarısız sinema uyarlamalarını… Sinema demişken: Antonioni’ye göre Centro Sperimentale di Cinematografia’da öğrenci olmanın (ve bütün entelektüel alanlarda yaratıcılığın) temel kuralını, Orson Welles’i ve Yurttaş Kane’i, Ayzenştayn’ı ve Potemkin Zırhlısı’nı… Henry James’in öykü ve romanlarında anlatıcı seçimini etkileyen zorlukları (Maisie’nin Bildiği ile başlayalım, nasıl olsa devamı gelecektir)… Ve daha nice kriz ve yaratıcılık anlarını.
Bunları konuşacağız.